İstanbul’da Uygur kitabevindeki Kaçak ve Bandrolsuz kitaplara el konularak kamyona yüklendi., polisin Kaçak kitaplara el koyması üzerine Hemen Uygur Cemaat yapılanması üyelerinin Kalabalık bir şekilde Gençlerden ve Kadınlardan oluşan , Uygur Cemaat yapılanmasının tepkilerinin ardından Polisler tarafından Kaçak ve Bandrolsuz Kitaplar yüklenen kamyondan geri verildi.

İstanbul Sefaköy’de bulunan Kutadgubilig Uygur Kitabevinin Instagram sayfası üzerinden paylaştığı açıklamaya göre 14 Mart 2023 tarihinde kitabevine gelen Çeşitli Şubelerde görevli Çok sayıdaki Polis ,Kitap evinde Yaptığı arama sonucunda Kitapevinde bulunan kitapların bazılarının kaçak ve barkodsuz olmasını tespit etmesi nedeniyle Matbaada Barkodsuz ve kaçak olarak izinsiz basılan Uygurca kitaplara el koydu.

Tabii burada sorumuz şudur;Bu kaçak kitaplar hangi matbaada basılmıştır ?. Demek ki bu kitapları basan matbaa Korsan Kitap basımı yapmaktadır.!… Başarılı çalışmalar yapan İstanbul Polisi mutlakaki bu matbaayıda tespit edip o Matbayada gerekli operasyonu yapacaktır.

Gerçekten İstanbul Emniyet Müdürlüğü Çalışanları müthiş başarılı operasyonlara imza atmaktadır.Ancak Kaçakçıların ve bazı cemaat yapılanmalarının Üst düzey yöneticilerle ve siyasetçilerle görüşmeleri Polisimizin operasyonlarına engel olup.Cemaat yapılanmalarını da aynı Fetö Terörö örgütü yapılanması gibi Güçlendirmektedir.

Biz 35 sene Fetö Terör örgütüdür dedik ve her kes bize cephe aldı ancak 15 Temmuz gecesi bizim ne kadar haklı ve doğru bir tespit yaptığımızı adeta İspat etti.

Ben siyasetçilere diyorum ki Bakın Cemaat adı altında Faaliyet gösteren her kuruluşun ayrıca bir Mafya Yapılanmasıda vardır.Güçlenebilmeleri için Ekonomik alanda Para sağlanması için böyle Korsan Kitapçılık,Uyuşturucu,Haraç alma,adam dövme,İnsan Kaçakçılığı gibi işlerde büyük paralar kazanıldığı için bu gibi kanunsuz işlerde yapabilirler vede yapıyorlar.Bunların hepsi Sosyal medya paylaşımlarında yayınlıyorlar.

Biz neden Polise baskı var ? diyoruz bu suç örgütleri kendi sayfalarında İsim isim kimleri arayıpta Polisin operasyonuna engel olduklarını anlatıyorlar.Girin sosyal medyalarında gerçeği görün.Eğer paylaşımları sildilersede Polisimizde çok şükür teknoloji açısından çok başarılı, silinen mesajları Polisimiz görür.

Ey siyasetçiler Mafya veya Cemaat yapılanması olanlarla olan diyaloğlarınızı lütfen kesiniz.Sizlerle olan resimlerini bol bol kullanarak Biz Devletiz bize kimse bir şey yapamaz diye konuştukları Savcılık Mahkeme İfade tutanaklarında var.

Sosyal medyaya yansıyan görüntülerdende anlaşılacağı üzere Organize bir şekilde Uygur Cemaat yapılanması üyesi Uygur Uyruklu Kadınlar ve Uygur Uyruklu Gençelrden oluşan kalabalık bir gurup Polise mukavemet gösterek Görev yapmalarını engellemeye çalıştılar.Hatta Genç gurubun içersinden bazı Ayrılıkçı Aktevist Uygur gençler Polise Aşırı tepki verdiler.

Tecrübeli Polisimizin sakin ve duyarlı tavırlarıyla davranışlarıyla Aktevist Uygur gençlerinin olay Çıkarmalarını önlendi.

Oraya Kitapların alınmasına ve Polisin Görev yapmasına gelen Ayrılıkçı Aktevist Bayanların ve Gençlerin Ellerindeki cep Telefonlarıyla devamlı Polisimize sataşıp onların tepki vermesini sağlayıp sosyal medyalar vasıtasıyla Türk Polisi bize saldırdı,Bizim kitaplarımızı aldılar diye PROPOGANDA yapmaları Polisimizin sakin Duyarlı ve Tecrübeli bir şekilde olaya müdehale etmesiyle önlendi.

Kaçak Kitap ve Bandrolsüz Kitapların el konulması sırasında Bazı Aktevist Uygurlar Her kes Tarafından bilinen Dernek ve Vakıf Başkanlarına hemen durumu haber vermelerinin üzerine,bazı Dernek ve Vakıf Başkanları Sosyal medyalarda paylaşılan ve Uygurlar arasında konuşulan bilgilere göre İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’yu,İstanbul Valisini ve Diğer Siyasi Parti Liderlerini arayarak Polisin Yasaları uygulamasının engellenmesi için konuşmuşlar.

Tabii Uygur Cemaat Yapılanması mensubu bu başkanların Siyasetçileri aramasından sonra Polise verilen Talimat üzerine Başarılı bir şekilde görevini yapan Polisler el koyarak Kamyona yüklediği kitapları mecbur verilen emirden sebeb Kamyondan indirerek geri vermek zorunda kaldılar.

Gelen tepkilerin ardından polislerin, el koyduğu kitapları uygur kitapçıya geri verdiği öğrenildi.

Kanunlar herkese eşit uygulanmalı.Eğer ortada Kaçakçılık suçu varsa ve Kanunen Polis görevini yapıyorsa kimsenin Polisin ve Savcının görev yapmasını engellememsi lazım.Kanun ve Yasalar neyi emrediyorsa Polislerimiz ve Savcılarımız onu yapmaktalar.

Ancak eğer Üst düzey yöneticiler Kanun ve yasaları uygulayanlara engel olursa,Polisler Nasıl görevlerini bundan sonra yapabilirler? Uygurların Kanun ve yasalar karşısında ne ayrıcalıkları var ? Madem Uygurlar Bandrolsuz Kaçak kitap satılmasına Göz yumuluyorsa Bu güne kadar her kime Kaçak Kitap ve Bandroldan dolayı İşlkem yapılan Tüm Vatandaşlarımıza yapılan uygulamalarda İptal edilsin.Uygurlara kanun ve nizam yoksa Bizim Fakir gençlerimizede uygulanmasın.

Vergilendirilmiş kazanç Kutsaldır.Her kim vergi kaçakçılığı yapıyorsa veya Bandrolsuz Kitap satıyorsa o Devletin Parasını çalıyor yani Hırsızlık yapıyor demektir.

Heleki Dinden Kurandan bahseden kişiler Vergi Kaçakçılığı yani hırsızlık yapıyorsa ve bunuda Bazı STK’lar yani Dernek ve Vakıf başkanları bunları kolluyor,koruyor savunuyorsa onlarda Hırsızlık suçuna destek vermiş oluyor demektir.

Tabiy ki biz Vatandaşlarda bunlar neden Bandrolsuz ve Kaçak Basıyorlar diye sorgularız.Bunlar neden bu ülkenin Hak ve menfaatlerinden faydalanıyorlar ama vergilerini ödemeyip kaçakçılık yapıyorlar diye sorgularız.

Bu yaşananlar aslında Okyanusta bir damlacık.Biz devamlı kadim devletimizin makamlarına diyoruz.Bakın Kanunlar ne diyorsa o uygulansın.Yukardaki videoyu seyredin Organize bir şekilde Polislere nasıl müdehale ediyorlar.

Bunlar ilerleyen günlerde,yıllarda Ülkemizin başına çok sorun olacaktırlar !….Bunların STK Başkanları ve Bunların Kanaat Önderlerinin Çoğu Fetö Terör Örgütü,hdp,ypg,pkk gibi ve İslami Terör örgütleriyle bağlantıları olduğuna dair sosyal medyalarda kendi paylaşmış oldukları  videoları var.

Bir dernek Başkanı veya stk başkanı Başka Bir ülkede gidip Başka bir devlet yetkilileriyle,İstihbarat örgütleriyle Çeşitli yapılar kurduk diye Videolar paylaşıyorlarsa Bu Bir Ajanlık suçudur.Derhal yargılanmaları gerekir.

İçİşleri Bakanlığı Dernekler dairesi Başkanlığı STK’lardan sorumlu kurumlar neden bu paylaşımlar karşısında Görevlerini yapmıyorlar ?Savcılar neden Dıuş Ülke Devletleriyle İlişkileri olan STK’ Başkanlarına soruşturma açmıyor ?

Bu STK Başkanlarının Gümrüklerden Yurd dışı Çıkış ve Gi,rişleri araştırılsa her şey ortaya çıkar. Bu kadar uluslar arası yaptıkları yolculuk Paralarını nereden buluyorlar ? Türkiyede Bu STK Başkanlarının arkasındaki Güç veya Güçler kim bunun sorgulanıp araştırılması lazım.

Yukardaki video seyredildiğinde videoda Kitaplar alınıyor diye hüngür hüngür ağlayan kadın sesleri geliyor.İşte bu tamamen Dini duygularımızı İstismar etmek üzerine kurulmuş bir oyundur.O gün orada eylem yapan,Orada Polisin Görev yapmasına engel olan her kesin Terörle Mücadele Şubesine alınıp Haklarında detaylı bir araştırılma yapılması lazım.

Sen gel ülkemize Vergi Kaçır sonra İzinsiz Bandrolsuz kitap bastır Kaçakçılık Vergi Kaçakçılığı suçunu İşle sonrada Dümenden  Hüngür hüngür ağla. Biz yemeyiz bu tür oyunları.Hadi oradan Hadi oradan deriz aynı Değerli Türk Büyüğümüz Merhum Rahmetli Erbakan  gibi.

Kaçak Bandrol suçu İşleyen 1 yıldan 5 yıla kadar yarılanır.ayrıca Vergi Usul Kanununa görede hakkında Vergi kaçakçılı işlemleri yapılması gerekir.

ETİKETLER: çin, ÇİN KONSOLOSLUĞU, doğu türkistan, Hidayetullah Oğuzhan, Instagram, Kutadgubilig, Kutadgubilig Uygur, Kutadgubilig Uygur Kitabevi, sefaköy uygur, uygur, UYGUR CEMAATİ, Uygur Kitabevi

Eylemci Aktevist Uygurlar Polislerimize Tükürdüler,Vurdular ve Mukavemet gösterdi

Uygur Aktevistler İzinsiz Eylemler yapamazsınız Polisimizi sosyal medyada hedef gösteremzsiniz

Uygurların Cemaat yapılanması Fetö terör örgütü benzeri bir yapılanma mı?

Hidayet Oğuzhan Uygur Malezya İlişkileri Teşkilatı Kuruluşuna katılmış…

İstanbul’da TİP Terör Örgütü elamanı 5 Uygur Bastıkları evdeki Uyguru Demirlerle ölümüne dövüp kaçtılar